İş hayatında hikayeleştirme nedir sorusuna değinmeden önce, hikaye nedir tekrar hatırlayalım.
Hikayeler tarih boyunca, toplum içi ve toplumlar arası iletişimin yolu oldu.
Günlük yaşamda elde edilen deneyimler, gelecek kuşaklara aktarılan hikayelere dönüştü. Toplum önderleri, din adamları topluma vermek istedikleri mesajları, öğretileri hikayeleştirdiler. Aile büyükleri çocuklarını eğitmek için hikayelerin gerçekliğinden ya da yaratıcılığından yararlandılar.
Bu hikayeler sayesinde yüzlerce yıl önce yaşamış insanların yaşam deneyimleri ve bu deneyimlerdeki duyguları hakkında fikir sahibi olduk.
Hikaye Anlatmak Neden Önemlidir?
Aslında hikaye anlatmak, hayata dair yaşananların ve olayların nakledilmesinden çok daha fazlasıdır.
Hikayeler bizi yansıtır. Dinler, yorumlarız. Bazılarında kendimizi buluruz.
Hikayeler dünyayı anlatır. Nesillerin ötesine geçer.
Neşe, üzüntü, sevgi, sevinç, zorluk ve başarı-başarısızlık gibi yoğun duyguları deneyimlememize, sebep-sonuç ilişkileri kurmamıza yardımcı olur.
Hikayeler empati kurmayı sağlar. Onlar sayesinde farklı bakış açıları hakkında fikir sahibi oluruz.
Hikayeler evrenseldir. Toplumların yüzlerce, binlerce yıllık tutkuları, korkuları, üzüntüleri, hayat gailesi ve mizah anlayışı hikayelerle aktarılır. Bizi bir yandan geleneklere, mitlere, diğer yandan kendimiz ve dünyamız hakkındaki gerçeklere bağlar. Yaşadığımız toplumla ve tüm dünya ile ortak paydalarımızı bulmamıza yardımcı olur.
İş Hayatında Hikayeleştirme Neden Önemlidir?
Business Storytelling, iş hikaye anlatıcılığı ya da iş hayatında hikayeleştirme olarak çevirilebilir. Hikayeleştirmenin işle bağlantısını kuramamış olabilirsiniz.
Bilginin, ideanın sürekli olarak değiştiği bu çağda hala hikayelere mi inanacağız da diyebilirsiniz. Hikayeler gerçekten hala bizim için önemli mi?
Cevap kocaman bir EVET
Çünkü hikayeleştirilmiş olaylar;
- Kolayca dikkat çeker.
- Sunulan değeri görselleştirmeye ve kolayca anlatmaya yardımcı olur.
- Anlatıcıya ve karaktere bağlar.
- İyi zamanlanmış bir hikaye doğru etki yaratır ve harekete geçirir.
Hikaye anlatmak, hikayeleştirmek önemli bir beceridir.
Özellikle iş hayatında, çabamızı ortaya koymak, insanlara kim olduğumuzu, ne yaptığımızı ve neden yaptığımızı göstermek için yaşadıklarımızı, hikayeleştirme tekniğinden yaralanarak anlatmaya çalışıyoruz.
Günümüzde yarattığımız markanın, ürünün ya da hizmetin ortaya çıkış serüvenini ya da varoluş felsefesini dinlemek insanlar için ilgi çekicidir. İşletmeler, markalar bu varoluş hikayelerini web blog veya sosyal medya gibi dijital platformları kullanarak diğer insanlarla paylaşıyorlar.
Çünkü hikayelerin, hatırlanabilir, paylaşılabilir, sürekleyici, duyguyu karşı tarafa geçirebilir olması, potansiyel müşterilerin kararları üzerinde belirleyici oluyor. Mevcut durumlarını ve bir adım sonrasında neler olabileceğini görmelerini ve anlamalarını sağlıyor.
Sizce neden bir hikaye anlatmaya ihtiyaç duyarız?
Çünkü karşımızdakini etkilemek isteriz. Ve güzel, akıcı hikayeler herkesi etkiler.
Ne yapıyorsunuz?
Neden yapıyorsunuz?
Nasıl yapıyorsunuz?
Ne vadediyorsunuz?
Hikayeleştirme, bu sorulara cevap verirken, duygular ile etkileşim kurmanızı ve davranışları etkilemenizi sağlar.
Etkili Hikayeleştirmenin İpuçları
İş hayatında hikaye anlatımının önemine değindikten sonra, şimdi hikayeleştirmenin ipuçlarına değinelim. Öncelikle;
- Yapısını belirleyin.Her hikayenin karakteri veya karakterleri vardır Onları doğru kurgulayın. Yaşanan çatışmayı, sorunu doğru ve yeterli tanımlayın.Çatışmaya getirdiğiniz çözümü mutlaka anlatın.
Tüm bunları temel hikaye yapısına uygun olarak kurgulayın.
Giriş;
Her hikaye bir veya birden çok karakter etrafında döner. Karakter veya karakterleri doğru kurgulayın. İş hikayelerinde bu karakterler; siz, ürün veya hizmetleriniz olabilir.
Gelişme:
Hikayelerde anlatılan çatışmalar, merak uyandıran unsurlardır. Bununla beraber, aslında çatışma değil, nasıl çözdüğünüz merak edilir.
Sonuç:
Çatışmaya getirdiğiniz çözüm iş hayatında hikayeleştirmenin ana unsurlarındandır. İş hikayelerinizde, yaşadığınız bir kriz veya sorunu nasıl çözdüğünüzü anlatabilirsiniz. Bunu yaparken hikayenin bütünlüğünü, tutarlılığınını dikkate alın.
- Sadece mantık değil, duygu da içermesine dikkat edin. Çünkü kararlar duygularla veriliyor.
- Kısa ve ilgi çekici olsun.
- Pratik yapın. Hikayeyi doğal anlatma becerinizi geliştirin.
- Birden fazla hikayeniz olsun ve farklı varyasyonlarını yaratın.
- Ölçülü mizah içermesine dikkat edin.
- Kelimelerinize dikkat edin. Canlandırmaya yardımcı olacak, görsel, işitsel, dokunsal öğeler ekleyin.
Sonuç olarak diyebiliriz ki;
Hata yapmaktan korkmadan kendi iş hikayenizi, yaratın ve insanlarla paylaşmaktan çekinmeyin.
İş hayatında hikayeler, her zaman önemli olacak. Pavos Dijital olarak bu keyifli yolculukta, hikaye içerik üretimimizle sizlerin yanındayız.
“Benzetmede hata olmaz” diyelim ve MÖ 5. YY da Antik Yunan’da yaşamış bir şair olan Pindaros’un günümüze uzanan yorumu ile sözü bağlayalım.
Bilgi Paylaşınca Değerlidir